Avrupa Birliği Yaptırımları: Havacılık Yaptırımları Hakkında Sık Sorulan Sorular
Avrupa Komisyonu (“Komisyon”) tarafından, 2 Haziran 2022 tarihinde Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik askeri saldırganlığının ardından kabul edilen yaptırımlarla ilgili havacılığa ilişkin Sık Sorulan Sorular (“SSS”) yayımlanmıştır.
Öncelikle SSS ile, Rus tescilli bir uçağı işleten Rus olmayan bir operatörün de önlemlerden etkileneceği belirtilmiştir. Yaptırımlar sadece Rus hava taşıyıcılarının değil, aynı zamanda operatörden bağımsız olarak tüm Rus tescilli uçaklarının uçuşlarını da yasaklamaktadır. İşbu yasak, Rus vatandaşları veya Rus teşebbüsleri tarafından sahip olunan veya kiralanan uçakların özel, yani ticari olmayan uçuşlarını da ilgilendirmektedir. Bu, örneğin özel iş jetlerinin de yasaklandığı anlamına gelmektedir. Bu yasak, Rus vatandaşlarının kiraladığı AB veya üçüncü ülke tescilli uçakları da ilgilendirmektedir.
Bir diğer SSS ile, bir teşebbüsten bir hizmet verilmesi talep edildiğinde ancak yeni yaptırımların kapsamına girip girmediğinden emin olunamadığında teşebbüsün sorumluluklarına ilişkin açıklama yapılmıştır. Herhangi bir şüphe durumunda, her zaman Üye Ülkelerin veya Avrupa Komisyonu’nun yetkili makamlarıyla iletişime geçilebileceği açıklanmıştır.
Ancak, 28 Şubat 2022 tarihli (AB) 2022/334 sayılı Konsey Tüzüğü ile değiştirilen (AB) 833/2014 (AB) Sayılı Konsey Tüzüğü’nün 12. maddesi, amacı veya etkisi bu değiştirilen (AB) 833/2014 (AB) Sayılı Konsey Tüzüğü’nde yer alan yasakları dolanmak olan faaliyetlere katılmanın yasak olduğunu belirtmektedir. Ayrıca, teşebbüslere, hileli dolanma girişimlerini yerel makamlara bildirmeleri de tavsiye edilmektedir. Herkes yaptırım ihlallerini ulusal makamlara veya Avrupa Komisyonu’na bildirebilmektedir.
Ek olarak, Rus bir operatöre Rus tescilli olmayan bir uçak kiralandığı durumda uçağın Rusya’dan geri uçurulup uçurulamayacağına ilişkin soruya açıklık getirilmiştir. Bu kapsamda, kiralama sözleşmesi, uçağın artık bir Rus teşebbüsü tarafından işletilmemesi veya kontrol edilmemesi nedeniyle iptal edilirse, AB Yaptırımları kapsamında olmayacaktır ve sorunsuz bir şekilde AB’ye dönebilecektir. Kiralama sözleşmesi iptal edilmemiş olsa dahi, ilgili Üye Devletlerin özel ve usulüne uygun olarak gerekçelendirilmiş izni ile (AB) 833/2014 (AB) Sayılı Konsey Tüzüğü için sağlanan istisnalar kapsamında da geri uçurulabilecektir.
Ayrıca, AB’de kayıtlı özel bir uçak gibi arkasındaki taraflar bilinmediği için “sahip olunan veya kiralanan veya başka bir şekilde herhangi bir Rus gerçek veya tüzel kişi, kurum veya teşebbüs tarafından kontrol edilen Rus tescilli olmayan uçaklara” ilişkin kuralların nasıl uygulanabileceği açıklanmıştır. Özellikle üst geçişler için anında kontrol ve yaptırımın zor olacağı belirtilmekle devletlerin, topraklarına inen uçakları kontrol ederken rampa kontrol personeline bu düzenlemeye özellikle dikkat etmeleri konusunda bilgi vermeleri gerektiği açıklanmıştır. Belgeleri kontrol etmenin yanı sıra, mürettebata yolcular vb. hakkında sorular da sorulmalıdır. Ayrıca, yaptırımları ihlal ettiği veya bu yaptırımları dolanmaya katıldığı veya yardım ettiği tespit edilen herhangi bir teşebbüsün yasal sonuçlarla karşı karşıya kalabileceği akılda tutulmalı ve ilgili taraflara iletilmelidir.
(AB) 833/2014 (AB) Sayılı Konsey Tüzüğü’nün, AB toprakları için geçerli olduğu belirtilmiştir. Açık deniz hava sahası bu nedenle yönetmelik kapsamında değildir. Sadece Üye Devletlerin kendi hava sahası kapsanmaktadır.
“Rus Arama Kurtarma uçaklarının hava sahamızda görev yapmasını beklemiyoruz.” ifadesinin NOTAM metnine dahil edilmesinin gerekip gerekmediği sorusuna açıklık getirilmiştir. Buna göre, AB Üye Devletlerinin koordineli bir şekilde hareket edip etmediği veya bazı Üye Devletlerin farklı kuralları olup olmadığı konusunda herhangi bir karışıklığı önlemek için her devletin aynı NOTAM’ı yayınlamasının daha iyi olduğu açıklanmıştır. Bir devletin hava sahasında SAR uçuşu yoksa, bu söz geçersiz kalacaktır, ancak en azından AB’de ortak bir hatta sahip olma konusunda kafa karışıklığını önleyecektir.
Tek yönlü dönüşler teriminin, AB kiralama teşebbüslerine ait uçakların dönüş uçuşlarını kolaylaştırmayı amaçladığı da SSS ile belirtilmiştir. (AB) 833/2014 Sayılı Konsey Tüzüğü Madde 3d(3) uyarınca, sözleşme henüz feshedilmemiş olsa bile kiralama sözleşmesi, kiralama teşebbüsü tarafından feshedildiğinde, uçak artık yasaktan etkilenmeyecek ve geri uçabilecek olmakla birlikte devletler ayrıca bir dönüşe izin verebilecektir.
SSS ile, insani yardım veya SAR uçuşlarının da özel olarak yetkilendirilmesi gerekiyor mu, yoksa bu gerekliliğin sadece kiralık uçuşlar için mi geçerli olduğu sorusuna açıklık getirilmiş ve tüm bu uçuşlar için özel yetki taşıma zorunluluğunun geçerli olduğu belirtilmiştir. Aksi takdirde, bir üst uçuş, sadece insani uçuş olduğunu iddia ederek kuralları aşabilecektir.
İşbu yasaklar, çifte vatandaş olan hem Rus hem de AB pasaportu olan bir kişi için de geçerlidir. Başka bir yerden ikinci bir pasaporta sahip olsalar bile Rusya vatandaşı olarak kaldıkları belirtilmiştir. Eğer bir kişi Rusya pasaportuna sahipse, bu kişi, bu (AB) 833/2014 Sayılı Konsey Tüzüğü’nün 3. maddesi uyarınca, uçağın mülkiyeti, kiralanması ve kontrolü ile ilgili tüm durumlar için ve ayrıca AB Üye Devletlerinde ikamet ederken Rusya vatandaşı olarak değerlendirilecektir. Operasyonun (AB) 833/2014 Sayılı Konsey Tüzüğü ile uyumlu olup olmadığını değerlendirmek ulusal makamlara/işletmecilere kalmıştır. (AB) 833/2014 Sayılı Konsey Tüzüğü’nün 12. maddesinde öngörülen yasağın dolanılması için tüm ilgili taraflar sorumlu olmalıdır.
Bu kısıtlamalar, AB Üye Devletinde daimî oturma iznine sahip Rus vatandaşları için de geçerlidir.
Bir diğer SSS ile, aksi takdirde yasaklanacak uçaklarla Rus vatandaşlarını Rusya’ya geri taşıyan geri dönüş uçuşlarına izin verilip verilmediği açıklanmıştır. Gerçek dönüş uçuşları (AB) 833/2014 Sayılı Konsey Tüzüğü kapsamında değerlendirilebilecektir. Geri dönüş uçuşlarının gerçek olmasını sağlamaya yönelik önlemler ise aşağıdaki gibi verilmiştir:
-İşletici, uçuşun gerçekten bir geri dönüş olduğunu ve yasağın başlangıcını kaçıran normal bir tarifeli uçuş olmadığını kanıtlamalıdır. Yolcu almak için boş uçan bir uçak buna örnek verilebilir.
- Yolcular yerel konsolosluk tarafından belirlenmelidir.
-Uçak, yalnızca Rusya vatandaşlarını ve Rusya’nın dışına dönüş uçuşu veya aktarmalı uçuşu olmayan sakinlerini taşımalıdır.
-Yetkililer, gerçek bir geri dönüşü belirlemek için her kişiyi kontrol etmelidir.
-Uçakta az yolcu bulunan bir uçuş, uçuşun gerçekten bir ülkeye geri dönüş uçuşu olmadığının bir göstergesi olabilir; aynısı özel veya iş jeti tarafından gerçekleştirilen bir uçuş için de geçerlidir.
-Geri dönüş uçuşları genellikle söz konusu olaydan hemen sonra yapılır; durum böyle olmadığında ek kontroller gerekebilir.
- Yetkililer, geri dönüşün diğer uçuş bağlantıları ve diğer ulaşım modları yoluyla da gerçekleşebileceğini dikkate almalıdır.
Bu kısıtlamaların, uçağı AB Üye Devletinde tescil ettiren AB teşebbüslerine sahip Rus vatandaşları için de geçerli olduğu belirtilmiştir. Ancak (AB) 833/2014 Sayılı Konsey Tüzüğü Madde 3d’deki “veya herhangi bir Rus gerçek kişisi veya teşebbüsü tarafından sahip olunan veya kiralanan veya başka bir şekilde kontrol edilen Rus tescilli olmayan herhangi bir hava taşıtı için” ifadesine dikkat edilmesi gerektiği belirtilmiştir. Bu ifadenin amacı, bazı yasal yapılarla kuralların etrafından dolanma olasılığından kaçınmak olarak verilmiştir.
Ayrıca bu kısıtlamalar, AB’de bakımda olan ve Rusya’ya dönecek bir uçak için de geçerli olduğu açıklanmıştır. Bakım amaçlı bir dönüş uçuşu, insani bir uçuş veya bu (AB) 833/2014 Sayılı Konsey Tüzüğü amaçlarıyla uyumlu bir uçuş olarak nitelendirilemeyecektir.
SSS ile ayrıca, derogasyon yapılan uçuşlar için Ağ Yöneticisi ile koordinasyon sürecine ilişkin detaylı açıklama yapılmıştır.
Bununla birlikte, diplomatik uçuş talebine izin verilebilmektedir. Zira (AB) 833/2014 Sayılı Konsey Tüzüğü’nün amaçlarına aykırı olmayacağından, prensipte izin verilebilmektedir. Ancak, bu istisnanın kötüye kullanılmaması için, Rusya’nın değil, toplantıyı düzenleyen devletin veya uluslararası örgütün merkezinin bulunduğu devletin talebi üzerine bu tür bir iznin verilmesi gerekir. Bu sayede diplomatik uçuşun amacı, süresi ve diğer koşullarının teyit edilmesi mümkün olacaktır.
(AB) 833/2014 Sayılı Konsey Tüzüğü uyarınca Üye Devletler tarafından hangi muafiyetler tanınabileceği de açıklanmıştır. (AB) 833/2014 Sayılı Konsey Tüzüğü’nün 3d(3) maddesinde, Üye Devletlerin insani amaçlarla veya (AB) 833/2014 Sayılı Konsey Tüzüğü amaçlarıyla uyumlu başka herhangi bir amaç için gerekirse Rus uçaklarının inişine, kalkışına veya üzerinden uçmasına izin verebileceği öngörülmektedir. Bu hüküm, genel yasağın bir istisnası olduğu için kesinlikle okunmalı ve bu nedenle bu iki sınırlı gerekçenin ötesinde kullanılmamalıdır. Bu, ulusal yetkili makam tarafından duruma göre ve mevcut tüm kanıtlar dikkate alınarak yapılması gereken bir değerlendirmedir.
İnsani yardım uçuşları ise, ilaç, tıbbi malzeme veya yiyecek dahil olmak üzere yardımın teslim edilmesi veya tesliminin kolaylaştırılması gibi tamamen insani amaçlarla gerçekleştirilen uçuşlardır. İnsani yardım çalışanlarının taşınması ve tıbbi tahliyeler ve ambulans uçuşları dahil tahliyeler de bu kategoriye girer. Üye Ülkeler, yalnızca bu uçuşlar yukarıda açıklanan durumlara girdiğinde insani uçuş yetkilerine atıfta bulunmalarını sağlamaya davet edilmiştir. Yalnızca belirli bir uçak tipiyle taşınabilen temel malzemelerin taşınması gibi diğer durumlar da istisna kapsamına girebilmektedir. Bununla birlikte, bu diğer uçuşların “insani” olarak etiketlenmemesi ve Üye Devletlerin bir yetki verilmesini basit bir şekilde gerekçelendirmek için gerekli bilgileri sağlaması önemli olacaktır.
Üçüncü ülkelerde mahsur kalan yolcuları ülkelerine geri göndermek için üzerinden uçma yetkisine ilişkin açıklama yapılmış olmakla AB’de mahsur kalan yolcuların ülkelerine geri gönderilmesi için yapılan uçuşların, Rusya’ya geri dönmek için AB topraklarını aşmaktan başka seçeneği olmadığı belirtilmiştir. Ancak, Karayip Adaları gibi üçüncü ülkelerde mahsur kalan yolcular söz konusu olduğunda, AB topraklarını aşmadan Rusya’ya geri uçma olasılığı vardır.
Rus yolculara ilişkin yapılan açıklamada, herhangi bir kişisel yaptırım kapsamına girmeyen bir Rusya vatandaşının, herhangi bir AB havayolu tarafından sunulan herhangi bir tarifeli uçuşu serbestçe kullanabileceği açıklığa kavuşturulmuştur.
İlgili taraflar ve ulusal makamların sorumluluğuna ilişkin yapılan açıklamada, aşağıdaki istisnai koşullar altında normal uygulamalar yeterli olmadığından, rezervasyona dahil olan herkesin uygun “durum tespiti” yapması ve potansiyel müşterileri aktif olarak sorgulaması gerektiği tavsiye edilmiştir:
- Vatandaşlığın kontrol edilmediği brokerler aracılığıyla yapılan özel charter uçuşu
-Teftiş veya kontrollerin tesadüfi olduğu havalimanı/iş havacılığı sektörü üzerinden yapılan uçuş
-(AB) 833/2014 Sayılı Konsey Tüzüğü ile uyumlu bir yeterlik beyanı temelinde gerçekleştirilen uçuş
Bu nedenle, bir uçak sağlanması istenirse, kişilerin kendilerinin Rus olmadıklarını veya bir Rus teşebbüsü adına hareket etmediklerini doğrulamak için her kişinin aktif olarak sorgulanması gerekmektedir. Ayrıca yolcudan sadece bir şey belirtmesini veya imzalamasını istemekten ve örneğin kişilerin hangi dilleri kullandığını, bagajlarının nasıl göründüğünü veya gerçeğin ne olduğunu belirlemeye yardımcı olabilecek diğer öğeleri görmesini istemenin ötesine geçmeleri gerekmektedir. Operatörün herhangi bir şüphesi varsa, ulusal makamlara danışmalıdır.
Ayrıca, (AB) 833/2014 sayılı Konsey Tüzüğü madde 3c(5), aynı tüzüğün 3c(4)(b) ve 1(o) maddeleri ile birlikte okunduğunda, bu tür uçak veya motor Rusya’da kullanıldığında veya bir Rus kişiye kiralandığında 28 Mart 2022'ye kadar, kiralama şirketlerine, 26 Şubat 2022'den önce imzalanan işletme veya finansal kiralama düzenlemelerine tabi uçak ve motorlar için sigorta veya reasürans sağlanmasına izin verilmektedir.
Son olarak, (AB) 833/2014 sayılı Konsey Tüzüğü 3c maddesi bağlamında “Rusya’da kullanım için” teriminin ne anlama geldiği açıklanmıştır. Buna göre, “Rusya’da kullanım için” terimi, Rusya’da iki nokta arasındaki operasyonlar da dahil olmak üzere Rusya’da kullanılacak mal/hizmetlerin satışını/tedarikini/devrini/ihracını kapsayacak şekilde anlaşılmalıdır. Bu ifade, üçüncü ülke şahıslarına satılan/tedarik edilen/sağlanan ancak yaptırıma tabi ülkede kullanılacak ürün ve hizmetlerin de yasaklanmasını sağladığı için önlemlerin dolanılmasını önlemek için kullanılan bir yöntemdir.
Şafak Herdem, Esra Temur